Çarşamba, Ekim 11, 2006

bekle

beklemenin de turleri var, "yok" mu diyosun yani simdi? olacagi kesin bir seyi, mesela acikmayi beklemek var bir kere.

ayrica sinsi gibi bekleyebilirsin istersen. "nasil" dersen "pusuda" derim, "aport" derim: bekledigini gerceklestirecek olan yine sen degilsin ama o tetik cekilince firlayacak olan sensin ya, o fark var iste.

ben beklemedim ama dogumhane kapisinda beklemek var mesela. olsa olsa bir benzerini juriden gelecek karari beklerken yasamisimdir. saskin ordek gibi bekleyenleri gordum ama, biliyorum ki o daha ayri bir bekleme.


hic hesapta olmayan bir gecikmeden dolayi da bekleyebilirsin. bekleyisinin yogunlugu da -atiyorum- rotar yapan ucakla nereye gidiyor olduguna gore degisir elbet. hatirlasak cok degil uc dort yil oncesini: istanbul'a giderken topuklarin gotune vuruyordu ama enschede'ye donerken?

mesela, mesela; bilardo oynarken sirani beklemek turunden seyler de var. hayvan evladi costukca costu, tek istakada bin sayi cekti degil mi? olur oyle, bir yudum bira al oyunu izle iste sakin sakin.

ameliyat oldun, disini cektirdin (cektirdim hakkaten ve cok da uzun surdu meret!) falan ve iyilesmeyi bekliyorsun. onun ayri adi bile var, demek ki bu da baska bir tur beklemeymis.

macin uzatma dakikalarinda bir gol atmayi veya bir gol yememeyi beklemek de var. daha gecenlerde liverpool macinda "lan hadi bir gol daha be" derken kasla goz arasinda bilmemkac tane biranin gunahina girmistim, unutmadim.

mesai saatinin sonunu beklemeye ne diyorsunuz peki? hayatta cok nadir yaptigim seylerden biridir. mesai var mi da sonunu bekleyeyim zaten... bazen oluyor ama; onu da beklemek icabediyor. olsun biz antremanliyiz, yine bekleriz.

13 Ekim, 2006 19:13, Blogger deryik boyle dedi...

bi de kendi kendini beklemek var, "du bakalım nolucak" diye kendini dinlemek. en saçma olan heralde.

 

sen de yorum yaz

yorumlari kapat