Çarşamba, Ekim 26, 2005

tuşavurumculuk

hamdolsun hepimizin klavyeleri var; kimimizinki bozuk ezelden beri (ilber sana diyorum), bazi tuslari calismiyor ama olsun. sadece bizim degil, sizin, onlarin ve sunlarin da var klavyeleri, genis bantlari, 'asimetrik sayisal abone hatlari', cevirmeli aglari ve yerel ag balantilari.

hep beraber klavyelerin uzerinde tepinen maymunlar ordusu (shakespeare eseri yazan maymun) oldugumuzdan supheleniyorum zaman zaman. bu hafta da o zamanlardan biri: bir yazar bir odul aliyor, bir baskasini almasi mevzubahis oluyor ve icimizden biri(leri) bir takim 'textbox'larin icini onun vatan haini, serefsiz, orospu cocugu ve zengin pici olduguna dair hukumlerle dolduruyor. yereni de oveni de ortak paydada: bu ulke onunla gurur duysun mu yoksa vatan haini midir? bir baska insan -eglence sektorunden- vefat ediyor bu kez ayni textboxlarin ici turkiye'nin onunla gurur duyduguna dair ibarelerle doluyor.

derdim ne yazarla ne de turk eglence sektoru diye bir sey varsa onun yaraticilarindan biri olan bu kisiyle degil; herhangi bir konuda fikir belirtebilmek icin ulkesinden baska dayanacak yeri olmayanladir derdim. sanki kocaman bir ormanin icinde hep beraber tuslara vuruyoruz. tusavurumculukta bir numarayiz dunyada; ormanimizla ve ormanlilikla ne kadar gurur duysak azdir.

26 Ekim, 2005 18:11, Blogger ilber boyle dedi...

bu da var
link olayını da yaptım sayende ama uzun geldi bana bu iş...

 
26 Ekim, 2005 18:12, Blogger ilber boyle dedi...

tam yapamamışım,olsun mantığını öğrendim hocam:-
parantezi de kapayamadık ah ulan hayat,vatan benimle gurur duyamıyor.

 
27 Ekim, 2005 21:09, Blogger koray boyle dedi...

biraz kapa parantez yigayim suraya ))))), lazim olur :)

klavye arkasi sovalyeligine itirazim yok. su manada: klavyeden cikan 'sovalye ruhu'nu haiz olacaksa itiraz etmem; birinin kilici kalem, digerininki klavye olur en fazla. bol bulunan klavye de herkese esit sartlarda bulunma firsati veriyordur belki (eksi nam dergide nazmiye demirel yazmis, 'yazis edebiyati' turunden baslikli bir sey. diyor ki "yazmanin iktidar oldugu devirler geride kaldi". dogrudur, artik yazmak icin bir mevkiye, makama ihtiyacimiz yok, bu guzel bir sey. is ki ifademizi uzerine kuracagimiz kimlikle bir derdimiz olmasin.

 
05 Kasım, 2005 13:45, Blogger divadeiwob boyle dedi...

abi hatırlıyor musun bir ara konuşuyorduk. şunlar şunlar olmasa sözlük çok güzel bir yer olur diye. acaba diyorum o güzel yer burası mı acaba?
(nereye yazacağımı bilmedim, umarım yorum yapılınca haberin oluyordur maille:)

 
07 Kasım, 2005 16:26, Blogger koray boyle dedi...

evren yorumunu tesadufen gordum :)

sunlar bunlar olmasa cok guzel bir yer olur diye konusmusuzdur kesin ama bunun hukumunun ogrencilerin olmadigi bir maariften hallice oldugunu sanmiyorum. orasi dinamik bir yer oldugu icin oyle (guzel veya kotu demiyorum, niteligi bu sadece). bu dinamizminin nihayetinde vardigi yerle bizim kendi dinamiklerimizle ulastigimiz yer arasinda fark olabilir zaman zaman ama bunun nihayetinde bir faz farki olarak algilanmasi lazim bence. bu yuzden ayrilmak yerine bu farkin hissedildigi zamanlarda uzaklasmak tercih edilmeli bence.

buranin oradan farki ise sadece sana bagli oldugu icin senden bagimsiz da ilerleyebilen 'sey'lerle yasanabilen o faz farkina yol acmamasidir. guzel mi, evet :)

 

sen de yorum yaz

yorumlari kapat