Pazartesi, Şubat 14, 2005

evropa bir hayal (mi?)

bir haftada strasbourg, luxembourg, bruksel ve lahey'de avrupa birligi'nin cesitli kurumlarinda bir ton ders aldim. cok yorucu ve cok eglenceliydi, olan biteni gun gun yazmak mumkun olmadigi icin maddeler halinde basliyorum:

  • hostel denilen sey gercekten ama gercekten pis bir seymis. luxembourg'da kaldigimiz disindaki tum hosteller pis, bruksel'deki mide bulandirciydi.
  • ben kesinlikle seyyah degilim, siniftaki holladalilarin pek cogu backpacker olup banglades senin, avustralya'da biber hasadi benim gezdigi icin sefillige alismis rahat insanlardi.
  • alti kiz ayni odada kalip kavga etmemek, dus sirasi beklememek mumkunmus, bir bucuk saat evvel kalkmayi goze alirsaniz...
  • komisyonda olsun, parlamentoda olsun her yerde ogle yemekleri coookk pahaliymis. icime oturdu o aptal yemeklere odedigim paralar.
  • zaten genel olarak, bu hoca milletinin goturdugu her yer pahaliymis, ben enschede'nin zavalli standartlarina alistigimdan, buyuk sehir cok pahali geldi.
  • luksembourg insanin sinirini bozacak kadar zengin bir yer, arabalar, insanlar, evler, insanlarin giyimi her sey...avrupa'nin dubai'si gibi aslinda, herkes yabanci, herkes ingilizce konusuyor:))
  • iletisim sorumlusu olan kisiler cok onemli insanlar. daha dogrusu anlattigin sey degil nasil anlattigin onemli. bana birisi gelip de avrupa yatirim bankasi hakkinda uc saatlik bir konusmayi can kulagi ile dinleyeceksin deseydi hadi len derdim, en hafifinden. buna karsilik, bizim sansimiza ilginc olan her konuyu cok bayik insanlar anlattilar.
  • bir hafta boyunca her gun en fazla dort saat uyudum, dersler sirasinca ayik kalmak icin kullandigim taktikler, resim cizmek, okumak, yemek yemek, sakiz cignemek ve kahve icmekti. resim cizmek en etkili yontem, tavsiye ederim.
  • turk olmak hic kolay bir sey degil, avrupada ozellikle. avrupa insan haklari mahkemesinde adam kurtlere nasil iskence edildigini ayrintilari ile anlatirken, gittigimiz her yerde, "ama turkler...." diye adimiza ayri bir paragraf acilirken kendimi tuhaf hissettim.
  • bruksel'de hollanda daimi temsilciligini ziyaret ettigimizde buyukelci ile tanistim! harika bir konusma yapti, turkler ve avrupa birligi hakkinda, aralik'taki zirve hakkinda. daha guzeli bir gun sonra lahey'de turkiye buyukelciligine gidip bir de o taraftan hikayeyi dinlemek oldu.
  • ha bu arada, bizim elcilikte butun gezi boyunca yapilan en etkileyici ve hos ikramlar yapildi. kapiyi acan biri, paltolari alan biri, cay kahve servisi yapan iki kisi:)) bizimkiler etkilendi tabii, o kadar gun suyu bile zor verdiler bize ne de olsa:))

sanirim simdilik aklima gelen bunlar, amerikan konsoloslugu uzerine sakinlestigimde, sokum gectiginde yazmayi planliyorum, hala cok saskinim. neyse, simdi isimize donme zamani, malum, haftaya stajima basliyorum bu hafta butun kalan isleri bitirmem gerekli.