Cuma, Kasım 26, 2004

hafta sonu ne yapak?

hayret, beyim aska gelmis de benim blogumda yazi yazmaya baslamis, cok sevindim! hafta sonuna dogru benim de onun da sigortalari biraz gevsiyor, haftanin basinda yeni alinmis domates kadar canli iken, cuma gunu dolapta unutulmus, sunmus patates kivamina geliyorum. hayir, haftasonlari da bir sey oldugundan degil, yine calismam gerek misal. hem bu hafta alisveris etmezsek artik dolaplari, koltuklari kemirmeye basliyacaz. oyy icim fena oldu, yarin pazarda markette bi ton vakit harciycaz demektir bu, halbuki benim 6sayfa/gun hizinda calismam gerek butun odevlerimin vaktinde yetismesi icin. olme essegim olme, ya ben cok yavasim ya bizim adamlar dayak yememis hayatta.
bugun tamamen salaklik icinde gecti, burs kurumuna gitmem icin once belediyeye gitmem gerekiyor, ikametgah alabilmek icin, ama belediye cuma ogle tatilinden sonra calsimiyor, burscular da pazartesi gunu calismiyorlar. bunu ogrenip kos kos diger isleri halletmeye calistim, sonucta hollanda burokrasisi 2- deniz 0! bu memleketin tuzu kuru, ibne doktorlari ne vakit calisiyorlar bilmiyorum, daha randevu alabilme asamasina gelemedim cunku. ofisin hollandaca olan telesekreterine turkce olarak kufredip, kapattim. zaten sonucta -eger- randevu alabilirsem ne duyacagimi bildigim halde - cok stresslisiniz, sakinolun, elma yiyin, bisiklete binin, sut icin, peynir yiyn vs.- bu kadar cabayi bile niye gosteriyorum bilmiyorum. diger konuya gelince, musluk tamircisini aradagimda da bir telesekreterle karsilastim, yine hollandaca konusan telesekretere turkce geberin, tembel herifler dedim, evi su basarsa sorumlusu ben degilim artik.
okuldan eve gelirken bindigim otobuste - her zamanki gibi- sadece gocmenler, faslilar, turkler vardi.bisiklete bin(e)memenin ulusal veya bolgesel bir ozellik oldugunu idda edebilir miyiz? butun kizlarin yuzunde badana fircasiyla surulmus gibi boyalar, serpil cakmakli cizmeleri, montlari...bilgi'nin kantinini aramiyorum hic, ayni kiroluk, ayni jlo havalari.
yan dairemde oturan seksen yasindaki teyzecikle konustuk bir de bugun, yine ailesinden, cocuklarindan bahsetti, ben de uzuldum iceri davet ettigi halde giremedigim icin, ders calismam gerek, naapayim?
birazdan caner ve koray gelecekler, alti saatlik haftasonumu yasayabilrim boylece, biraz bira, biraz bok, biraz guleyim, egleneyim. ne de olsa yarin yine finlandiya ekonomisinin degisimini okuyarak heyecanla gececek.